Mevsimsel olarak görülen hastalıkların başında, soğuk havaların etkisiyle artan üst solunum yolu enfeksiyonları yer alıyor. Kapalı ve kalabalık ortamlarda insanlar birbirine daha kolay virüs bulaştırabiliyor. Peki, hangi hastalıklar kapımızı çalıyor? Koku ve tat kaybı gibi sık görülmeyen belirtiler neye işaret ediyor? Hastalıklara karşı ne gibi önlemler almakta fayda var? Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Gökçe Demir, sorularımı tek tek cevapladı…
VAKALAR ARTTI
Son dönemde, Kovid-19, grip, rinovirüs, soğuk algınlığı ve nezle etkenlerinin arttığının görüldüğünü belirten Uzm. Dr. Demir, şunlara dikkat çekti: “Özellikle influenza virüsü, artış gösteriyor. Mevsimsel olarak en belirgin şikayetleri gösteren virüslerden birisidir. Aralık ayıyla birlikte vakalarda artış görülüyor.”
GRİP Mİ KOVİD Mİ?
Test yapmadan gribal şikayetleri Kovid-19’dan ayırt etmenin oldukça zor olduğunu belirten Uzm. Dr. Demir, “Çünkü gribal belirtilerin çoğu, Kovid-19’da da görülebiliyor. Ancak, yeni görülen alt varyantların hastalık yapma potansiyeli eskisi kadar yüksek değil. Bu varyantlarda genellikle hafif burun akıntısı, hapşırık, öksürük, hafif ateş ve kas-eklem ağrıları gibi belirtiler görülüyor. Influenza ise daha yüksek ateşle ve daha belirgin şikayetlerle seyrediyor. Kovid-19’un hastalık yapma potansiyeli giderek azalmış durumda” dedi.
KOKU KAYBI NEYİN HABERCİSİ?
Tat ve koku kaybının, genellikle Kovid-19 enfeksiyonu ile ilişkilendirilen bir belirti olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Demir, şunlara dikkat çekti: “Çünkü bu virüs bu belirtiyi sıkça yapar. Ancak, diğer üst solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüsler de tat ve koku kaybına neden olabilir. Örneğin, enterovirüsler, rinovirüsler hatta influenza da tat ve koku kaybı yaratabilir. Ancak bu durum Kovid-19 kadar yaygın değildir. Eğer viral bir enfeksiyon söz konusuysa, tat ve koku kaybı yalnızca bu belirtilerle sınırlı kalmaz. Burun akıntısı, boğaz ağrısı, baş ağrısı ve ateş gibi diğer belirtiler de görülür. Bu belirtiler, yalnızca Kovid-19 değil, diğer üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla da ilişkilidir. Kesin bir tanı koyabilmek için antijen testleri ya da PCR testleri gibi testlerin yapılması gereklidir.”
HASTANEYE YATIŞLAR ARTTI
Son dönemlerde artan vakalar nedeniyle hastanede yatan hasta sayısının da arttığına dikkat çeken Uzm. Dr. Demir, “Sadece üst solunum yolu değil, zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonları vakalarında da artış var. Burada önemli olan hastalığın viral mi bakteriyel mi olduğunun ayrımını yapmaktır. Viral olan grip hastalığı için antiviral tedavi uygulanır. Fakat diğer gribal hastalıklarda destekleyici tedavi kullanılmaktadır. Ancak bakteriyel bir alt solunum yolu enfeksiyonu varsa o zaman antibiyotik tedavisine başvurulur” dedi.
KORUNMAK İÇİN KURALLARA UYUN
Bağışıklığı güçlü kişilerin bile, her kış gribe yakalandığını belirten Uzm. Dr. Demir, şu uyarılarda bulundu: “Sonuçta, grip gibi solunum yolu enfeksiyonları, konuşma, hapşırma sırasında havada yayılan damlacıklarla bir insandan diğerine kolayca bulaşır. Vitaminlerden mucizevi bir etki beklemesek de C vitamini ve D vitamini almak faydalı olabilir. Ancak ne olursa olsun, virüslü bir kişi tarafından enfekte olma riski her zaman vardır. El hijyenine dikkat etmek, kalabalık ortamlarda bulunmak zorunda kalındığında cerrahi maske takmak faydalı olabilir. Grip, sanıldığının aksine ağır bir hastalıktır. Influenza, zatürre gibi ciddi komplikasyonlara ve solunum yetmezliğine yol açabilir. Ancak yine de önlenebilir bir hastalıktır.”
GRİP AŞISI OLUN
Her yıl eylülekim aylarında henüz grip toplum içinde çok yayılmadan grip aşılarının yaptırılması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Demir, “Eğer, yüksek ateş, kas eklem ağrısı gibi gribal belirtiler içeren bir hastalık geçirilmediyse aralık, ocak ve şubat ayında da grip aşısı yaptırılabilir” dedi.
RİSKLİ GRUPTAKİLER DİKKAT ETMELİ!
Kimlerin risk altında olduğunu ise Uzm. Dr. Demir, şöyle sıraladı: “Kronik hastalığı olanlar, 65 yaş üstü kişiler, astım, koah gibi akciğer ve metabolik hastalığı olanlar, hipertansiyon, şeker ve kalp hastaları, böbrek yetmezliği olanlar, romatizmal hastalığı ve kanser olanlar. Bağışıklık sistemini zayıflatacak ilaçlar kullanan kişilerin mutlaka grip aşısı yaptırması gerekir.”