Rusya, Şubat 2022’de Ukrayna’ya Avrupa’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan beri gördüğü en büyük saldırıyı başlattı. Bu hamle, dünyada tedarik zincirlerinin bozulmasına, kuzey koridorunun hasar almasına, enerjide yeni arayışlara ve daha birçok değişime neden oldu.
Büyük oranda petrol ve doğalgaza dayalı Rus ekonomisi, en büyük tedarikçisi Avrupalı müşterilerini kısmen kaybetti. Ayrıca büyük bir yatırım ve ambargo kampanyasıyla da karşı karşıya kaldı.
Ukrayna’da ise büyük bir iç ve dış göç yaşandı. Genç ve üretici nüfusu silahaltına alınan ülkede, ekonomi durma noktasına geldi. Sovyetler Birliği’nin (SB) dağılmasından bu yana Batı ile Rusya arasında sürüklenen ülke, artık tamamen Batı desteğine muhtaç hale geldi.
Başta ABD olmak üzere, Fransa ve Almanya gibi Avrupa Birliği’nin (AB) ana aktörleri de Kiev’e uzun süreli bir destek sundu.
Geniş Ukrayna ovalarında tankların kapışmalarına, modern hava muharebelerine ve şehir çatışmalarına sahne olan savaş bin günü geride bıraktı.
Kampanya döneminde Ukrayna-Rusya Savaşı’nı bitireceğinin sözünü veren Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın 5 Kasım’da ezici bir zafer elde etmesi, gözleri Ocak ayına çevirdi. Peki, uluslararası çevrelerin de yakından takip ettiği bu yeni sürece taraflar nasıl hazırlanıyor. Olası bir müzakere masasında kimin elinde, ne var?
Gelin sahadaki son duruma bir göz atarak, tarafların mevcut durumlarını anlamaya çalışalım…
Savaşın başından bu yana neredeyse bütün Batı’yı karşısına alan Rusya, halihazırda Ukrayna’nın Herson, Zaporijya, Donetsk ve Luhansk şehirlerinin önemli bir kısmını kontrol ediyor.
Ukrayna ise, ani bir baskınla ele geçirdiği Rusya’nın Kursk şehrini ve çevresini elinde tutuyor. Rusya, destek aldığı Kuzey Koreli askerlerle birlikte Kiev’i bu bölgeden temizlemek istiyor.
Sahada durum buyken ABD ve müttefikleri, Ukrayna’ya Rusya’nın derinliklerini vurabilecek füzeleri kullanma izni verdi. ABD’nin ATACMS füzeleri Rusya’nın önemli hava savunma sistemlerini ve üslerini hedef aldı.
Rusya bu saldırılara, dünyayı da şaşırtan hipersonik bir füze saldırısıyla cevap verdi.
Öte yandan kaynaklar ABD merkezli Bloomberg’e, İngiltere hükümetinin yakın zamanda Ukrayna’ya düzinelerce Storm Shadow seyir füzesi daha tedarik ettiğini söyledi. Rapora göre teslimatlar kamuoyuna duyurulmadı ve birkaç hafta önce gerçekleşti.
Sahada giderek daha da artan gerilimin nedeni Trump’ın Beyaz Saray’a yerleşmesi. Hem Rus hem de Ukraynalı yetkililer, Ukrayna’daki yetkililer Donald Trump’ın ABD başkanı olmasına hazırlanıyor.
Zira, Trump’ın seçim zaferi, yaklaşık üç yıllık savaştan sonra Kiev ve Moskova arasındaki görüşmelere yönelik hazırlıkları hızlandırdı. Trump, nasıl olduğunu ayrıntılı olarak açıklamadan, defalarca savaşı “bir günde” bitirebileceğini söyledi. Ayrıca ABD’nin Ukrayna’ya askeri yardımını Amerikan kaynaklarına bir yük olarak nitelendirdi.
Moskova’nın hedefi Ukrayna güçlerini sınıra kadar geri püskürtebilmek. Böylece Ukrayna’nın nihai barış görüşmelerinde önemli bir pazarlık kozunu kaybedeceğini düşünüyorlar.
Washington merkezli düşünce kuruluşu Savaş Çalışmaları Enstitüsü’nün verilerine göre, Rus birlikleri Ukrayna’nın ilerleyişini geri püskürttü. Diğer yandan Rusya bu yıl, 2023’e kıyasla neredeyse 6 kat daha fazla toprak kazandı. Rus birlikler, Donbas bölgesindeki kilit lojistik merkezlere doğru ilerleyişi sürdürüyor.
Öte yandan Kursk’ta Kuzey Koreli askerleri kullanan Rusya, çatışmaların odak noktası olan Donetsk’te savaşmak üzere on binlerce Rus askerini sevk edebilir.
Esasen bu da Ukrayna’nın doğusunda elini oldukça güçleştirecektir.
Kiev ise, Kursk’te ve çevresinde daha çok Rus köyü ve kasabası ele geçirmek istiyor. Daha da önemlisi barış görüşmelerine kadar bu bölgede tutunmak en temel amacı.
Uzmanlar, bugünlerde her iki tarafın da Trump’ın geri dönmesinden önce pozisyon almaya çalıştığı konusunda hem fikir. Sahada durumu kendi lehlerine çevirmeye çalışan Moskova ve Kiev, barış masası için de şartları ve beklentilerini açık ediyor artık.
Rusya’dan başlayalım. Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna savaşını sonlandıracak bir anlaşma için ocakta ABD’nin başına geçecek Donald Trump’la çalışmaya açık olduğu biliniyor.
Kimliğinin açıklanmasını istemeyen 5 Rus kaynağın, Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters’la paylaştığı bilgilere göre Putin, olası anlaşma kapsamında büyük çaplı toprak tavizlerine yanaşmayacak. Ayrıca Kremlin, Ukrayna’nın NATO’ya üyelik başvurusu sürecinin de sonlandırılmasını istiyor.
Diğer yandan Rusya’nın, ilhak ettiği Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson bölgelerinin paylaşımına yönelik pazarlıklara açık olduğu belirtiliyor. Reuters’ın aktardığına göre bölgenin yaklaşık yüzde 80’i Rusya’nın kontrolünde.
Buna ek olarak anlaşma kapsamında Moskova’nın, Ukrayna’nın kuzeyindeki Harkov ve güneyindeki Mıkolayiv şehirlerindeki birliklerini kısıtlı ölçekte geri çekmeyi kabul edebileceği aktarılıyor.
Yine Rusya tarafından yapılan bir açıklama, çözümün nasıl olmayacağına da ışık tutuyor.
Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin, Rusya’nın Ukrayna’daki çatışmanın dondurulmasına karşı çıktığını, çünkü Moskova’nın krizin temel nedenlerini çözecek “sağlam ve uzun vadeli bir barışa” ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Narışkin ayrıca, savaş alanında inisiyatifin Rusya’da olduğunu belirtti.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin barış planı ise, on saç ayağı üzerine kurulu. İşte o maddeler:
Rusya’nın işgali altındaki Avrupa’nın en büyük elektrik santrali Zaporijya’nın çevresinde güvenlik yeniden sağlanacak.
Ukrayna’nın tahıl ihracatı devam edecek.
Rus saldırıları nedeniyle zarar gören Ukrayna’nın enerji altyapısı onarılacak. Rusya’nın enerji kaynaklarına fiyat kısıtlamaları getirilecek.
Rusya’ya sınır dışı edilen tüm tutuklular ile çocuk ve yetişkinlerin serbest bırakılacak.
Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’na uygun olarak Rusya tarafından yeniden sağlanması ve teyit edilmesi.
Rus birlikleri geri çekilecek ve düşmanlıklar durdurulacak. Ukrayna’nın Rusya ile olan devlet sınırları yeniden kurulacak.
Rus savaş suçlarını soruşturmak üzere özel bir mahkeme kurulsun.
Çevre korunacak ve su arıtma tesisleri restore edilecek.
Çatışmaların tırmanmasının önlenmesi ve Ukrayna’nın Avrupa-Atlantik sahasında güvenliğinin garanti altına alınması.
Savaşın sona erdiğini teyit eden, her iki tarafın imzalayacağı bir anlaşma yapılması.